Sergi Broşürü |
Küratörlüğünü Özge Ersoy'un üstlendiği ,15 Aralık 2013'te başlayıp 12 Ocak 2014 'de biten "Taşlar Konuşuyor - The Stones Talk" sergisi bugüne kadar gördüğüm en çarpıcı işlerden biriydi.
"Taşlar Konuşuyor" sergisinde 71 adet arkeolojik eser kopyasının sanatçı tarafından tamamlanmasını görüyoruz.
Sergide kullanılan arkeolojik eserler , Türkiye'nin çeşitli kazı bölgelerinden bulunmuş fakat sergilenecek kadar değerli bulunmadıkları için diğer buluntulardan farklı bir sınıflandırmaya tabi tutulmuş parçalardan seçilmiş.
Sergi kitapçığındaki bilgi:
TC Kültür ve Turizm Bakanlığı , bu parçaları "etütlük eser" olarak sınıflandırıyor. Korunması Gerekli Taşınır Kültür ve tabiat Varlıklarının Tasnifi,tescili ve Müzelere Alınmaları Hakkında Yönetmelik'in 3. maddesinin c fıkrasına göre etütlük olarak ayrılan bu parçalar,"2863 sayılı Kültür ve tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamına giren , ancak Eser Envanter Defterine kayıt edilecek nitelikte olmayıp bilimsel amaçla kullanılabilecek korunması gerekli eserler" olarak ayrılıyor.
Aslı Çavuşoğlu bu sergisi için 71 eser seçerek bu parçaların birer kopyasını üretiyor . Ahşap,seramik,bronz,cam ,demir gibi bu malzemelerden yapılmış kopyalar üretildikten sonra sanatçı bu parçaları bütününe tamamlıyor. Her bir eser epoksi,pleksiglass,keçe,deri vb malzemelerle "tümleniyor".
Sergi genel konsepti ile bence tamamen bir zeka ürünü. Müzelerde sergilenmeye layık bulunmamış eserler ancak bu kadar güzel sunulabilirdi. Arter'i ve küratör Özge Ersoy'u da bu konuda tebrik ediyorum. Üstte seramik-kil gibi malzemeden üretilmiş orijinal kopyanın bronz ile yarım parça haline geldikten sonra ayna vasıtasıyla bütünleşmesi inanılmaz derece etkileyici ve zeki bir yaklaşım. Bütünleme,tümleme fikri başka bir obje ile oluşturulsa bence bu kadar hoş olmazdı . Sergideki tüm işlerin ;Tarihe , yeni malzemelerin kalıcılığına, müzeciliğe, sergi fikrinin kendisine güzel bir gönderme olduğunu düşünüyorum.
Kazı sırasında sadece kulpları bulunmuş bu eser belki bir çömlekti ama epoksi ile inanılmaz güzel bir objeye dönüşmüş.
Sergi Arter 'in hemen girişindeydi ancak bitti . Umarım başka bir yerde bu işleri görme şansınız olur. Arter'in İstanbul'da ki en iyi sergi alanlarından birisi olduğunu düşünüyorum.
Aşağıdaki Linkte farklı fotoğrafları da görebilirsiniz
Galerinin sergi kitabını hediye etmesi blogu yazmaya başladığım günden bu yana en güzel şey
Kitap başlı başına sanatı ve arkeolojiyi bir araya getiren bir başyapıt niteliğinde. İçeriğinde eserlerin birer sanat eseri haline gelmeden önceki eskizleri,3D modelleri ve metinleri bulunuyor.
Ahmet Rüstem Ekici
Yorumlar
Yorum Gönder