Sergi İncelemeleri No:63 Galeri Apel

Maden-Cevher


Galeri Apel, daha önce Sanart'ın kurucu üyeliğini ve Bilkent Üniversitesi Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi'nin sanatsal etkinlik koordinatörlüğünü de yapmış Nuran Terzioğlu tarafından 1998 yılında kurulmuş köklü bir galeri. Diğer galerilerden farkı bir özelliği ise yıllık planlarına en az 1 gündem konusunu alarak sanatçıların bu konudaki yaklaşımlarını izleyiciler ile buluşturmaları. 




14. İstanbul Bienali'ne paralel olarak düzenlenen yeni sergilerinin teması "Maden-Cevher". Sergi metinlerinde insanlığın tarihinden bu yana maden ile olan ilişkilerine, arayış ve şekillendirme çabalarına değinilirken günümüze ulaşan sürecinde tüm bu madenlere ne kadar bağımlı bir hale geldiğimize değiniyor. Yer altında gizli bulunan bu cevherlerin işlenerek ne hale geldiğinden bahsederken oldukça güzel bir nokta ile galeri mekanı ile olan ilişkisini bağdaştırıyor. 

Nuran Terzioğlu metninde maden ocak galerilerini ve galerileri şu şekilde bir araya getiriyor;"Maden ocaklarında kömür, bakır gibi madenleri yeraltından dışarıya taşıyan yola galeri denilmesi günümüz sanatında galerilerin yüklendiği işlevi de hatıra getirebilir. Kültürel faaliyetlerin belki de en insani olanlarından biri sanat üretimidir. Galerilerde hayat bulan sanat eserlerinde yakın tarihin izleri, çağrışımları, değerleri saklıdır. Aynı zamanda, madenlerdeki son derece zorlu çalışma koşulları, maden kazalarındaki emek-kırım, tarihi ve güncel emek sömürüleri üzerine kurulan ihtişamın aldatıcı büyüsü de sanat eserlerinin üretiminde farklı çıkış noktaları oluşturur."   



2 kata yayılan sergide ayna kullanımı oldukça dikkat çekici ve etkileyici. Ayna ile bütünlenen, kendini tamamlayan eserler aynı zamanda izleyicide yarattığı algı derinliği ile yer altına uzanan harika bir geçit sunuyor. Eserleri tamamladığı gibi onların yerin altı ile olan ilişkilerini kuvvetlendiriyor. Eserlerin ayna ile sunumları oldukça güzel bir etki uyandırdı bende. O kadar derin bir etki ki, cansız olduğunu düşündüğümüz parçalar sanki bütünlüklerinden koparak sanatçının yardımı ile yeniden hayat bir araya geliyorlar. Kültür sanat blogunu harika bir şekilde devam ettiren arkadaşım Irmak Özer ile gezdiğimiz serginin tek bir temayı sanatçıların yorumları ile başka başka pencerelerden görmek oldukça hoşumuza gitti. 



Mekanda yine çok dikkat çeken çalışmalardan biri Şirin İskit'e ait "Ocağımız hep tütsün" isimli büyük ölçekli bir alev. Kömür, ateş, ısınma, maden ocakları, el işi tek bir çalışmada o kadar bütünleşmiş ki, mekanın tuğla duvarları ile birleşimi ile duygu yüklü bir atmosfer yaratmış. 

Aslımay Alyat Göney'e ait karbon kağıt çalışmalar sergi teması ile oldukça dikkat çeken çalışmalardan bir diğeriydi. Çok yakın bir zamanda yaşadığımız Soma faciası, tanık olduğumuz hayatlar, gidenler ve geride kalanları ile yeniden bir galeride, sanat eserleri arasında buluşmak, eserleri sorgulamak, hatırlamak ve unutmamak için gezebileceğiniz "Maden- Cevher" sergisi 31 Ekim tarihine kadar devam edecek. 22 sanatçının bu konu üzerinde yaklaşımlarını ve yorumlarını mutlaka deneyimlemelisiniz. 

Yorumlar

Popüler Yayınlar

Dekorasyon Tavsiyeleri No:5 Duvarlara tablo yerine alternatifler - Tabaklar

SANATLA DOLU BİR YAŞAM : LALE BELKIS

About Augmented Reality Exhibition "Hamam"

Aslında Özgürsün

DÜNYA SANAT GÜNÜ İZMİR'19

OMM Açılıyor!

Başka Dünya