İlham Kaynağı Semboller ile MESELE ve Yavaş Tasarım Süreci



İlham Kaynağı Semboller ile MESELE ve Yavaş Tasarım Süreci





Sembollerden ve kültürel nesnelerden ilham alarak kurduğu markası MESELE’nin yavaş tasarım ilkelerine göre üretim yapan özenli üretim sürecini Meliha Selen Öztürk ile konuştuk.




Yunanca Symballein kelimesinden türeyen sembol kelimesi medeniyetler boyunca nesnelerin, duyguların, tanımlaması, ayrıştırılması, bir araya getirilmesi gücüne hizmet etmiş işaretlerdir. Bir amaç veya fikri, kimi zaman şekiller, bitkiler, harfler ile ifade ederken, kimi zaman tek bir çizgi ile insanları belirli bir kavrama yönlendirmiştir semboller.  Selen Öztürk tarafından kurulan  ve sembollerden ilham alan tasarım markası MESELE, ev tekstili, aksesuarları ve kişisel objelere multi kültürel semboller aracılığı ile hayat veriyor. 

Zanaat ve onun yaşaması çoğu zaman etkileşimde olduğu toplumun onu desteklemesi ile mümkündür. Soyut ve somut birçok kültürel miras ögesi unutulmaya yüz tutmuşken tasarımcıların günümüze uygun şekilde var olan ögeleri yeniden yorumlaması bu mirasların sürdürülebilirliği açısından oldukça önemli.  Tamamen özgün ve sürdürülebilirlik kavramı ile iç içe ilerleyen markanın yaratıcısı Meliha Selen Öztürk ile ürünlerinin kendine has detayları ve semboller üzerine konuştuk. 

Kısaca marka ismine ilham veren Meliha Selen Öztürk'ü tanıyabilir miyiz? 

Uzun yıllardır ev tekstili ihracatı yapıyorum. Bu dönemde çok fazla deneyim ve bilgi biriktirdim. Bu ülkede çok değerli hammaddeler ve el işçilikleri var; bunlar herkesin gözünde gerçek değerini bulsun istedim. Çok sevdiğim yerel ve geleneksel üretimi, evrensel iletişim dili olan sembollerle modernize ederek daha global ve farklı tasarımlar yaratmak istedim.



Öncelikle MESELE'nin meselesi nedir? Bu tasarım markası nasıl ortaya çıktı? 

Bizim geleneksel ve yerel üretimi desteklemek gibi bir prensibimiz var: Memleket Meselesi diyebiliriz. Ürün gruplarını ve ürünleri seçerken kültürel bir meselesi olmasına dikkat ediyoruz sonra bu ürünleri sembollerle buluştururken insanların onlarla ilişki kurabilecekleri meseleler yaratıyoruz, çöpe atılmak yerine yeni bir işlevi olacak ambalajlarla sürdürebilirlik meselesine hizmet ediyoruz. Yani bir “Mesele” olmak, hiç kolay değil. Bazen üzerinde aylar boyu çalışıp da istediğimiz gibi olmadığı için vazgeçtiğimiz ürünler oluyor.
Tamamı ile el işçiliği olacak, geleneksel üretim teknikleri kullanılacak, biricik ve özgün olacak, semboller uygulanabilir olacak, yeni bir fonksiyonu olacak, paketlerin ikinci bir kullanımı olacak, evrensel kalite standartları yakalanacak, doğaya saygılı olacak deyince, ürün çıkartmak bir hayli zor oluyor. Tüm bunlar bir araya geldiğinde esasında “Yavaş Tasarım (slow design) ilkelerine göre de üretim yapmış oluyoruz. Yavaş Tasarım, bölgesel kültür ve yerel üretimden ilham alan, en ince detayına kadar düşünüldüğü için uzun üretim süreci olan, geleneksel üretimi ve el işçiliğini destekleyen, doğanın ritmine uygun, uzun vadeli etkisi olan ve en önemlisi alıcısında olumlu etkiler uyandırmayı amaçlayan bir akım.1989’da İtalya’da Fast Food’a karşı ortaya çıkan ‘Yavaş Yemek’, hemen ardından onu takip eden ‘Yavaş Şehir’, ‘Yavaş Moda’ gibi benzer trendlerin bir ayağı olan ‘Yavaş Tasarım’ da; hızlanan hayata karşı bir tepki olarak ortaya çıkmış.
Mesele, şu anda yavaş tasarım ilkelerini uygulayan ve dile getiren tek Türk markası bildiğim kadarıyla. Zor ama bir o kadar da gerekli ve anlamlı bence.


Tüm ürünlerinizin semboller ile bezeli olduğunu görüyoruz. İlkel çağlardan günümüze insanlar hep bir iz, sembol bırakarak varlıklarını ispatlama eğilimine girdiler. Semboller ile bağınız nedir? Ürünlerde daha çok hangi medeniyetlerden semboller kullanıyorsunuz? 

Bizim kültürümüzde sembollerin ve eşyayla manevi ilişki kurmanın tarihi çok eskiye dayanır. Mesela güç veya bereket sembollü binlerce yıllık kilimler… Nazar boncukları, farklı anlamlara gelen kına-dövmeler, göz motifli çiftçileri koruyan çoraplar, günümüzde uğurlu kalemlere, şanslı tişörtlere dönüşüyor.
Tasarımlarda kullanılan semboller, farklı kültürlere ait. Ürünler yerel ve geleneksel ama semboller evrensel olsun istedik. Mısır’dan, Afrika kabilelerine, Vikingler’den Aborjinler’e, Uzakdoğu’dan Anadolu’ya farklı coğrafya ve kültürlerden insanların duygularının, endişelerinin ve hayallerinin ifadesi olan sembolleri kullandık. Sembolleri seçtikten sonra ortak bir görüntü ve alfabe oluşturması için hepsini yeniden elden geçirdik.
Semboller, formların değiştiği ama ihtiyaçların hiç değişmediği dünyamızda; birbirimize ne kadar benzediğimizi hatırlatıyorlar aslında... İşte biz de tam bu sebeple; yani ürünlerimiz yeni sahipleriyle manevi bir bağ kursun diye sembolleri kullanıyoruz. Mesela banyodan çıktığınızda size hastalıklara karşı koruyan bir peştemalle kurulanmak, size iç huzuru getiren bir ehlikeyfin mum ışığında rahatlamak, sofranıza bereket getiren bir peşkirle ağzınızı silmek ya da evliliğinize ahenk getiren bir yastığa baş koymak… Sadece o ürünün fonksiyonuyla değil, sembolüyle de hayatınıza anlam katmak; işte bizim meselemiz bu! Bu arada anlamı, sembolü ya da meselesini boş verip Afrika, Anadolu, Kelt, Amerikan yerlileri, Asya, Pasifik gibi sevdiği kültüre ait bir ürün sahip olmak isteyenler için de, ondan fazla medeniyetin sembollerini kullandık.
Kişisel olarak sembollerle bağımı soruyorsanız; duyguların somutlaştırılması ve eşyanın anlam kazanmasını çok sevdiğimi ve böyle bir alışkanlığım olduğunu itiraf etmeliyim:) 

Ürün yelpazeniz oldukça geniş. Sizi diğer markalardan ayıran en önemli özelliklerden biri de işi en iyi yapan ustalar ve zanaatkarlar ile bir araya gelerek işlerin ortaya çıkması. Tüm bu süreç nasıl ilerliyor? 

Evet, şu anda hem kişisel hem de ev kullanımına yönelik 16 farklı ürünümüz ve 4 ürün grubumuz var. Yeni bir ürün fikri oluştuğunda, önce ilk günden beri çalıştığım reklam ajansımız Der-Saadet ile toplantı yapıyoruz ve nasıl farklılaşacağımızı, sembolleri nasıl uygulayacağımızı kararlaştırıyoruz. Sonra benim ürün ile ilgili geleneksel yöntemlerle üretim yapan usta arayışım başlıyor.
Ustaları prensip gereği öncelikle o ürünün eskiden üretildiği yerel bölgesinde arıyorum. Genelde ustalarımız projeyi anlattığımda çok heyecanlanıyor, bizim kadar bu sürece inanıyor ve sevgilerini katıyorlar. Onlar da eski yöntemlerin hatırlanması, değer verilmesi ve devam ettirilmesinden mutluluk duyuyorlar. Sonrası yüzlerce deneme-yanılma, kalite ve dayanıklılık testleri, mükemmelleştirme hamleleri, ardından paketleme, fotoğraf çekimi ve lansman şeklinde devam ediyor. 





Ürünleriniz kadar ambalajları ve içerikleri de oldukça keyifli. Sürdürülebilirlik açısından sahip olan kişi neler kazanmış ve kazandırmış oluyor?

Bir Mesele olma şartlarından bahsettiğimde anlayabileceğiniz gibi, biz olduğu kadarı kabul edemeyen ve sürekli olması gerekeni zorlayan bir ekibiz. Eşyayla ilişki kurun derken ambalaj ve içeriğin bu amaca hizmet etmemesi düşünülemez. Sembol havuzumuzda şu anda 40 sembol var. Bunların ait oldukları kültür orijinal adları, nasıl ve ne amaçla kullanıldıkları bilgileri ile beraber hayatınıza katacağı anlamı eğlenceli dille ele alan ‘meselesi’ metinleri var. Ayrıca ürünün yerel geleneksel değerini ve üretim sürecini de detaylıca anlatıyoruz.
Takıların doğru sergilenmesini istediğimiz için bu kategori hariç ikinci kullanımı olan artı değer yaratan ambalajlar tasarlamaya çalışıyoruz. Bardak altlıklı kutu, kavanozda peşkir, mürekkep pedli mühür yüzük ya da kağıttan gömlek manşetine takılmış kol düğmeler gibi alan kişiyi gülümsetecek detaylara çok önem veriyoruz. Bu dolu dolu iki dilli (her şey İngilizce ve Türkçe) içeriğe rağmen tasarımları olabildiğince yalın tutuyoruz.
Bizim bir meselemiz de ürünü satmak değil, sahiplenilmesini sağlamak. Belki bu şekilde, anlamsızca tüketmek yerine, üretimin kıymetini bildiğimiz günlere geri dönebiliriz diye düşünüyoruz.


Yakın zamanda bir mağaza açtınız Tomtom sokakta. Sıradaki hedefler neler. Ürünlerinize nasıl ulaşılabilir? 

Bir yıldır çok sevdiğimiz TomTom’da, sabit bir dükkanımız var. Çok keyifli orada olmak. Sırada yeni bir dükkan projemiz var ama lokasyon arayışlarımız hala bitmedi. Ürünler 7/24 mesele.com.tr’den incelenebilir ya da satın alınabilir. Ayrıca İstanbul’da Minoa, Zmix, Lonca ve İstanbul Modern Mağazası’nda da Meselelere ulaşabilirsiniz.





Yorumlar

Popüler Yayınlar

Dekorasyon Tavsiyeleri No:5 Duvarlara tablo yerine alternatifler - Tabaklar

SANATLA DOLU BİR YAŞAM : LALE BELKIS

About Augmented Reality Exhibition "Hamam"

Aslında Özgürsün

DÜNYA SANAT GÜNÜ İZMİR'19

OMM Açılıyor!

Başka Dünya